Bu ülkenin değerlerini hiçe saymadan

SİNEMA

Dokuzuncu Kısa’dan Hisse Kısa Film Festivali Başkanı Aşkın Özcan Litros Sanat’ın sorularını yanıtladı: “Bu ülkenin değerlerini hiçe saymadan, sinemanın o birleştirici ve kaynaştırıcı gücünün farkında olarak ülke sinemasına hizmet edecek yönetmenler, senaristler, yapımcılar, en genel ifade ile sanatçılar yetişmesine katkı sunmak hedefini taşıyoruz. Bizi bu hedefe ulaştıracak her türlü altyapı ve donanıma sahip olan bir akademi olmak en büyük hayalimiz.”

Bu yıl 2-9 Kasım tarihleri arasında dokuzuncu kez gerçekleşmeye hazırlanan Kısa’dan Hisse Kısa Film Festivali, filmleri, etkinlikleri, özel gösterimleri, yarışma bölümleri ve herkese hitap eden; birleştirici vizyonuyla bir kez daha sinemaseverlerin karşısına çıkmaya hazırlanıyor. 2 Kasım’da Atlas Sineması’ndaki açılış ile başlayacak olan festival haftası yoğun geçen keyifli bir festival haftasının ardından, 9 Kasım’da yine Atlas Sineması’nda ödüllerin sahiplerini bulacağı geceyle sona erecek. Peki bu keyifli festival haftasında neler olacak? Belli olan detayları festival başkanı Aşkın Özcan Litros Sanat’a anlattı… 

Sizi kısaca daha yakından tanıyabilir miyiz?

1983’te Samsun’da doğdum. İlk, orta ve lise eğitimimi Samsun’da tamamladıktan sonra üniversite okumak üzere 1999 yılında İstanbul’a geldim. 2005 yılında da İstanbul Üniversitesi Veterinerlik Fakültesi’ni bitirdim. Mezuniyetin ardından hekimlik yapmak yerine, bir sivil toplum kuruluşunda yönetici olarak çalışmayı tercih ettim ve hâlen de devam etmekteyim. 2016 yılından itibaren de Genç Öncüler Gençlik Spor ve Eğitim Derneği tarafından organize edilen Kısa’dan Hisse Kısa Film Festivali’nin başkanlığını yürütmekteyim.

Sinema kolektif bir yapı

Bir festival başkanı olarak sinema sizin için ne demek?

Genel olarak tüm sanat dalları benim için insanoğlunun hayatta sahip olduğu, düşünce yapısını, davranışlarını vb. tüm değer normlarını estetik şekilde anlatabildiği bir araç. Ancak 7. sanat olarak tanımlanan sinemayı ise bu anlatının çok yönlü boyut kazanmış hâli olarak görüyorum. Çünkü sinema; görsel sanatı, tiyatroyu, edebiyatı, müzik vb. tüm ana sanat dallarını içinde barındıran bir kolektif bir yapı. Bu yönüyle kuşatıcı olduğu kadar da zor bir iş. Sinemanın içinde bir tür olarak değerlendireceğimiz kısa film ise üzerine özel konuşmamız gereken bir konu...

Hayal ettiğimizin çok üstünde bir noktadayız 

Kısa’dan Hisse’nin yıllar içerisindeki yolculuğundan ve şu an geldiği yerden memnun musunuz? Bu yolculuğu bize kısaca nasıl özetlersiniz?

Tabii ki, memnuniyetten öte aslında hayal ettiğimizin çok üstünde bir noktadayız. Bir kısa film yarışması olarak çıktığımız yolculuk şu an kısa filmciler tarafından ilgiyle takip edilen bir festival olarak tanımlanıyor. Bu bizim açımızdan çok sevindirici. Bu noktaya gelişimizdeki en büyük etkenin ise genç, dinamik ve istekli bir ekiple ilerlememizden kaynaklı olduğunu düşüyorum. Her yıl yenilikçi bir anlayışla etkinlikler planlamak ve kısa filmcilerle sinefillerin ilgisini çekmek çok kolay bir iş değildi. “Başka Bi’ Festival” olma iddiasının bize yüklediği sorumluluğun da farkında olmak ve özveri ile işimize sarılmamız bizi bu noktalara getirdi, çok şükür. Ama bu demek değildir ki tamam değiliz, daha çok işimiz var. Hele ki bu kadar hızlı değişimlerin yaşandığı bir döneme ayak uydurmak, yenilikçi olmak, çok çalışmamızı ve daha özverili olmamızı gerektirecek. Bizde bu potansiyel var çünkü çok şükür çok dinamik ve işin ehli gençlerle çalışıyoruz ve kadromuz her geçen yıl artıyor. Bu yıl da Başka Bi’ Festival olarak 9. yılımıza hazırlanıyoruz. Bu yıl, kısa film yarışmasının yanı sıra, gösterimlerin olduğu, masterclasslar, workshoplar, festivale özel etkinlikler ve yapım destek ödüllerinin olduğu dolu dolu bir hafta sanatseverle buluşacak. 

Herkes için verimli bir festival haftası olacak

Bu sene festivalde bizi neler bekliyor, belli olan detayları paylaşır mısınız?

Öncelikle ifade etmek isterim ki 2-9 Kasım tarihleri kısa filmcilerin ve sinemaya gönül vermiş herkesin keyifli ve verimli geçirecekleri bir hafta olacak. Tüm hazırlıklarımız bu amaca hizmet ediyor. 2 Kasım akşamı Atlas Sineması’nda yapacağımız festival açılış programımızda kısa film atölyemizde yaptığımız Ahmet Uluçay belgeselini, bir kurmaca kısa filmi ve Filistin için özel hazırlanmış kısa bir animasyon filmimizi izleyicilerle buluşturacağız. Tabii ki bir haftalık etkinlik ve gösterim takvimimizi de duyuracağız. 3 Kasım ve 8 Kasım tarihleri arasında ise 4 gün boyunca AKM Yeşilçam Sineması’nda kısa film gösterimlerimiz olacak. Film gösterimlerimizin ardından filmlerin yönetmenleri ile söyleşilerimizi gerçekleştireceğiz. Yine 2 adet ustalık sınıfı etkinliği olacak. Ayrıca SCI teknolojisi üzerine bir atölye, kısa filmlerde ekipman seçimi üzerine bir başka atölye ve film okuma üzerine bir atölye yapacağız. Bir Filistin özel seçkisi gösterimi ve beraberinde Filistin sineması üzerine bir panel gerçekleştireceğiz. Bu yıl Ahmet Uluçay’ı anacağımız için onun adına da bir panel organize ediyoruz. Bunların dışında, festivalimize özel olarak usta sanatçılarla genç yetenekleri yuvarlak masa etrafında muhabbet ettirdiğimiz Tek Plan Masa Buluşması, görme ve işitme engellilere özel hazırlanmış kısa film gösterimleri de gerçekleşecek. Ayrıca yine festivalimize özel hazırlanan dijitale inat matbuda ısrarcı olduğumuz “Senaryon Mu Var Derdin Var” adıyla genç sinemacıların kaleme aldığı bir kitap bastırıp kitabı festival haftamızda dağıtacağız. Yine bu kitabın genç yazarlarının konuşmacı olduğu bir panel gerçekleştireceğiz. Tüm bunların yanı sıra yapım desteği yarışmamızda finale kalan proje sahiplerine pitching eğitimi verilecek. Bahsettiğimiz etkinliklerimizin çoğu AKM Yeşilçam Sineması’nda olacak ama bunun yanı sıra Fatih Belediyesi Neslişah Sultan Kültür Merkezi ve Rami Kütüphanesi’ni de bazı etkinliklerimizi gerçekleştirmek için kullanacağız. 9 Kasım akşamı yine Atlas Sineması’nda, görsel şovu yüksek olan bir ödül töreni ile festivalimizi bitirmiş olacağız. Festival haftamızda tüm sinemaseverleri aramızda görmek isteriz. Özellikle kısa filmciler için özenle hazırladığımız bu haftayı kaçırmamalarını, bizlerle tanış olmalarını ve ailemize katılmalarını rica ederiz…

Kısa’dan Hisse’ye dair hedefiniz ve hayalleriniz nedir bundan sonrası için?

Bu ülkenin değerlerini hiçe saymadan, sinemanın o birleştirici ve kaynaştırıcı gücünün farkında olarak ülke sinemasına hizmet edecek yönetmenler, senaristler, yapımcılar, en genel ifade ile sanatçılar yetişmesine katkı sunmak hedefini taşıyoruz. Bizi bu hedefe ulaştıracak her türlü altyapı ve donanıma sahip olan bir akademi olmak en büyük hayalimiz.

Jüri başkanımız Semih Kaplanoğlu

Jüri kimlerden oluşuyor?

Bu yıl kısa film yarışmamızın ön değerlendirme jürisinde, yönetmen Ahmet Duvar, oyuncu ve eğitmen İlter Kapıcı, yönetmen Mehmet Nuri Kaya, yönetmen Elif Daşkaya ve yönetmen Nesibe Sena Ayın yer alıyor. Kısa film ana jürimizde ise usta yönetmen Semih Kaplanoğlu jüri başkanımız olarak yer alıyor. Yönetmen Nuri Cihan Özdoğan, oyuncu Güliz Gençoğlu, TRT Sinema Genel Müdürü Faruk Güven ve yapımcı Nurullah Yenihan olacaklar. Yapım destek ön jürimizde yönetmen senarist Leila Norouzı, akademisyen Doç Dr. Ümit Sarı ve yönetmen senarist Mert ve Berk Sata kardeşler yer aldılar. Yapım destek ana jürimizde ise yönetmen Büşra Bülbül, yönetmen ve akademisyen Deniz Telek ve yapımcı Emrah Kılıç bulunuyor.

Yüzlerce eser festivale başvuru yaptı

Festivale kaç başvuru yapıldı ve başvurulardan ne kadarı finale çıkacak?

Festivalimizin kısa film yarışması kategorisine toplamda 360 eser katıldı; yapım desteği yarışmamıza ise 70 proje katıldı. Kurmaca, belgesel, animasyon, deneysel ve lise kategorilerinde toplam 25 kısa film finale kaldı; ayrıca 7 film de gösterim seçkisine girme hakkı kazandı. 10 senaryomuz yapım desteği ödülü için yarışacak. Özellikle belirtmek isterim ki kısa film yarışmamıza katılacak eserlerin şartnamemizde belirttiği üzere son iki yılda tamamlanmış olması gerekmekte. Ve en önemlisi biz ulusal bir festival olarak devam ediyoruz. Tüm bu şartlar düşünüldüğünde, Türkiye’de yapılan eserlerin çoğunluğunun festivalimize başvurduğunu görüyoruz. Üretim açısından tabii ki az bir sayı ama ülkenin şartları düşünüldüğünde bu bence azımsanmayacak bir sayı.

Ali DEMİRTAŞ
Ali DEMİRTAŞ

Gazeteci ve film yapımcısı. 10 Nisan 1996 tarihinde Niğde’de doğdu. 1999 yılından beri İstanbul’da yaşıyor. Lisans eğitimini İstanbul Arel Üniversitesi’nde yüzde 100 başarı bursu ile Gazetecilik üzeri ...

Yorum Yaz